Olur mu? Olur. Cami, Unkapanı-Küçükpazar’da bulunmaktadır. Haliç metro köprüsünün hemen yanı başındadır.
Caminin gerçekten üç tane mihrabı vardır. Bu mihraplardan bir tanesi ki caddeye en yakın olanı caminin ilk mihrabıdır. Bu mihrabın bulunduğu bölüm diğer mihrapların bulunduğu bölümden 4 basamak daha aşağıdadır. Burası caminin birinci kısmıdır. Bu kısımda bir mihrap ve bir de hanımlar mahfili bulunmaktadır. İşte bu kısım Hoca Hayreddin Efendi’nin yaptırdığı ilk camidir. Bu nedenle camiye Hayrettin Efendi camisi de denmektedir. Bu kısımda tavan üzerinde orta büyüklükte bir kubbe bulunmaktadır. Bu kısımdan camin iç tarafına yani kara tarafına geçtiğinizde basamaklardan tekrar yukarı çıkar ve ikinci bölüme gelirsiniz. Zaten camiye giriş de bu kapıdadır. İkinci kısımda iki mihrap vardır. En sağdaki mihrap Hayreddin Hoca’nın kızı için ve üçüncü mihrap ki bu diğer her iki mihrabın ortasındadır, bu Fatih Sultan Mehmed adına yapılmıştır.
Hikayeye göre Fatih Sultan Mehmed caminin çok küçük olduğunu görerek şimdi iki mihrabın bulunduğu yerdeki evlerin sahiplerinden satın alıp camiyi genişletmek istemiş. Bunun üzerine Hoca Hayreddin Efendi gelininden camiyi genişletmek için evini ister. Gelininde istemesinin sebebi ise oğlu Ahmet Efendi Şam kadısı iken orada vefat etmiştir. Gelin önce evi vermek istemez. Sonrasında da “benim için de bir mihrap yaparsan evi veririm” der. Bir şekilde bu pazarlık Fatih Sultan Mehmed’in kulağına gider. Sultan, Hoca Hayreddin Efendiye: ‘’ O ilaveyi yap, gelinin ve benim için de birer mihrap yap’’, der. Böylelikle bir anda tek mihraplı cami büyür ve üç mihraplı olur. Cami vakfiyesinde mihrapların kullanma usulü şu şekilde şarta bağlanmıştır: “Ortadaki mihrap Fatih Sultan Mehmed Han için yapıldığından Cuma, bayram ve teravih namazlarında bu mihrapta yer alacaktır. Diğer namazlar için, sırayla öbür mihraplar kullanılacaktır.
Comment here
You must be logged in to post a comment.