Anadolu’da ilk hemşire figürleri Selçuklularda ortaya çıktı. Osmanlıda ise ilk hemşirelik kursları 1911 yılında açılmıştır. Mahmut Nedim Paşa yalısı o dönemde ve uzun yıllar hemşire yurdu olarak kullanılsa da Kızılay’ın ilgisizliği nedeniyle harap olan yalı, bağışlayanların vasiyeti unutularak daha sonra satılmıştır. İlk Türk hemşiresi Safiye Hüseyin’dir.
Modern anlamda ise hemşireliğin kurucusu Florence Nightingale’dir. Kırım Savaşı sırasında eğitim alan hemşirelerin yöneticisi olarak öne çıkmış, savaşta yaralanan askerlerin tedavi ve bakımlarını yapmışlardır. Özellikle gece gündüz demeden yaralı askerlere baktığı için kendisine “Lambalı Kadın” denmişti.
Florence Nightingale varlıklı bir İngiliz ailenin en küçük kızıydı. Kırım savaşının çıkmasından sonra (1853-1856), İngiliz hükümeti adına bugünkü Üsküdar kışlasında binayı bir askeri hastaneye dönüştürülmesinde rol oynamıştır.
Kırım Savaşında yaralı askerlerin bugün Bulgaristan’ın Varna şehrine getirilmeleri ve orada şartların uygun olmaması nedeniyle hastalara eşlik etmiş ve hastalar için oluşturulmuş ve hastaneye dönüştürülmüş Selimiye kışlasına getirilmelerine eşlik etmiştir. O günkü Selimiye kışlası tam bir felaket halindeydi. Isıtma ve aydınlatma yoktu. Hiç bir sağlıklı koşul bulunmamaktaydı Hastalara sıçanlar musallat oluyordu. Koridorlar, zemin, pis, sıhhi tesisler minimal düzeyde ve her yer kokuyordu. Hastaların çoğu pire ve bitleri muzdarip, haftalardır aynı kıyafetleri giymek zorunda kalıyorlardı. Basit bir saman yatak bile yoktu. Yastıklar, battaniye, tabak, süpürge, çatal, makas, havlu bulunmamaktaydı.
Londra’da bir bağış kampanyası sayesinde yeterli fon sağlandı ve minimum şartlar sağlandı.
1855 yılında çalışmalarını ilerleterek bugünkü Kuleli Lisesi de hastaneye çevrilmesinde rol oynadı.
Kırım Savaşı sırasında Askeri Hastane haline getirilen ve İngiliz hemşire Florence Nightingale’in de görev aldığı tarihi Selimiye Kışlası’nın kuzeybatı köşesindeki kulenin bir bölümü 1954 te müze olarak düzenlenmiştir.
Florence Nightingale’in eşyaları, fotoğrafları, elinden hiç eksik etmediği lambası, madalyaları ve Sultan Abdülmecid’in hediye ettiği bilezik müzede sergilenmektedir.
Belki bir not: 1923’te Nüfus 13 milyon civarıydı, İki milyon kişi sıtma, bir milyon kişi frengiydi, verem, tifüs, tifo salgını vardı, üç milyon kişi trahomluydu, bebek ölüm oranı binde 480’di, her doğan iki bebekten biri ölüyordu. Memlekette sadece 337 doktor vardı. Sadece 60 eczacı vardı, sadece 8’i Türk’tü. Diş hekimi, sıfırdı. Dört hemşire vardı.
İlk Hemşire Florence Nightingale ve İstanbul Macerası

Related tags :
Comment here
You must be logged in to post a comment.